9 Mayıs 2019 Perşembe

Duru Granül Matik Sabun- Klasik ve Lavanta!

 Duru Granül Matik Sabun paperfacesbutik instagram Beril Öke Gülen

Televizyon reklamlarında, marketlerde veya Instagram'da
DURU Granül Matik Sabun ile karşılaştınız mı bilmiyorum ama benim bu güzel ürün ile nasıl tanıştığımı soracak olursanız; Denebunu.com sayesinde oldu derim.

Denebunu.com'dan gelen bir paket içerisinde,
bir adet DURU Granül Matik Sabun / Lavanta deneme boyu bulunuyordu.

Tabii ki hemen denemiştim. :)


Yıllar önce, pazarda tesadüfen denk geldiğim bir tezgahtan; 
evde, el tezgahında dokunmuş, renkli kilimler satın almıştım. 

Her biri, o kadar ince ve güzel dokunmuş ki; çamaşır makinesinde rahatça yıkanabiliyor 
ve çok kullanmama, eve gelen kedi-köpek ziyaretçilerime rağmen; halen çok iyi durumda.

Kilimlerimi, bir güzel elektrik süpürgesi ile süpürdükten sonra,  çamaşır makinesine atıp;
DURU Granül Matik Sabun deterjan ile yıkamıştım ve mis gibi, tertemiz olmuşlardı. :)


-DURU Doğal Granül Matik Sabun / Lavanta-

Bu bloğumda; "lavanta" kokulu ürünlerin rahatlatıcı etkileri hakkında daha önce de yazılar yazmıştım, belki denk gelmişsinizdir. DURU Granül Matik Sabun çamaşır deterjanı da piyasaya ilk olarak; lavanta kokulu olanı ile çıkmıştı.

Zaten DURU markasının mor rengine de lavantalar, çok yakışmış. :)
Mor rengi, ben de kendi markamın logosu için seçmiştim; o yüzden de tanıdık ve sempatik geliyor.


DURU Granül Matik Sabun
"paraben, SLES, silikon ve boya içermiyor".


Sağlıklı yaşamaya giderek daha da önem verdiğimiz bir çağda yaşıyoruz.
Bu yüzden, kullandığımız gıdaların, kozmetiklerin, deterjanların, giysilerin,... vs.
zararlı kimyasallar içermemesine, ekstra özen gösteriyoruz.

Nasıl bir tişört satın alırken; pamuk, keten gibi doğal elyaflardan üretilmiş olanı seçmeye özen gösteriyorsak; çamaşır makinesi deterjanı seçerken de sentetik olmayan, doğal ham maddelerden üretilmiş olanları tercih etmeliyiz, tabii ki.


DURU Granül Matik Sabun ambalajının üzerinde,
"DOĞAL BİTKİSEL SABUN" ibaresini görebilirsiniz.
Ambalajın küçük dairesel bir bölümü; şeffaf bölümü, açık bırakılmış; yani içi dışı bir.
Aynı benim gibi. :))

Bu şeffaf olan bölümde, granül dokusunu görebilir ve inceleyebilirsiniz.
Granül dokusu, bana rendelenmiş, hindistan cevizini hatırlattı, çok sevdim. :)
Survivor deyimiyle; "coconut" :) Aman, sakın yemeye kalkmayın.. :)


-DURU Granül Matik Sabun / Klasik-

"Klasik" olanı ise; sadece doğal sabun kokulu versiyonu, anladığım kadarıyla.
Ürünlerimi bugün teslim aldığım için henüz deneme şansım olmadı.
"Lavanta" kokusundan haz etmeyen var ise; DURU Granül Matil Sabun / Klasik,
ideal bir seçim olacaktır.


Koyu yeşil renkli ambalaj tasarımı ile "Klasik" de çok şık görünüyor, doğrusu. 


1 kg'lık paket ile 25 yıkama yapabiliyorsunuz; bakın, bu da çok önemli!

Yani, bende 2 adet, 1'er kilogramlık paket olduğuna göre; toplam 50 yıkama yapabileceğim;
matematiğim çok iyidir.. :) O zaman bende beş lob var.. :)


DURU Granül Matik Sabun ile ilgili daha fazla bilgi almak isterseniz;
Instagram hesabını takip edebilirsiniz:


Sevgili Doğa Rutkay ile "Doğal Olarak Temiz" konseptli videoları izleyebilirsiniz:

Doğa Rutkay, doğallığı ve her zaman güler yüzlü oluşuyla, 
DURU markası için çok doğru bir seçim olmuş bu arada, değinmeden geçemeyeceğim. :)
Ben de çok severim kendisini ve babasını. :)

Sizler, DURU Granül Matik Sabun çamaşır deterjanını denediniz mi, peki?
Yorumlarınızı bekliyorum..

Sevgiler,

Beril Öke Gülen

2 Mayıs 2019 Perşembe

El Bileğinde Fular Modası!


Fularları; boynumuza, saçımıza, ayak bileğimize bağladık, tamam.
Peki ya el bileğinize fular bağlamaya ne dersiniz?


Eşarplarınızı, böyle metal halkalar ile bileğinize şık bir şekilde dolayabilirsiniz.


Lacivert üzerine beyaz puantiyeli fular da altın rengi eşarp halkası ile birlikte kullanıldığında,
ortaya çok şık bir görüntü çıkmış.


Turuncu, bej ve mürdüm tonlarındaki bu eşarp ise;
ofis çalışanları için çok güzel bir fikir önerisi olabilir.


Yine de bu stilin, spor kombinler ile daha çok yakıştığını söylemekte yarar var.
Pamuklu kumaştan üretilmiş, kare fularlar, tişört-jean kombinlerinize hareket katacaktır.


Beyaz tişört ve beyaz jean ile oluşturduğunuz yaz kombininizi,
etnik desenli, bordo bir şalı da bileğinize yukarıdaki gibi bağlayıp;
uzun ucunu aşağı doğru bırakabilirsiniz.
Şahmeran ve gümüş yüzükler ile stilinizi tamamlayabilirsiniz.


Maddi durumunuza göre; ünlü markaların fularlarını
bileğinize bağlayıp, hava da atabilirsiniz. :)

Bir Hermes olur, Vakko oluur.. :)


Bu ekomonik krizde, ne markası diyorsanız;
pamuklu kare fularlar, kurtarıcınız olarak, çok uzun yıllardır, piyasada, zaten. :)


Erkekler neden bu trende uymasın?
Sadece rock star olanlar değil, modayla ucundan, köşesinden de olsa ilgilenen erkekler,
deri bilekliklerinin yanına, böyle fularlar bağlamayı deneyebilirler.


Yaz partilerinde, bileğinize bağladığınız fular ile
plaj stilinize şıklık katabilirsiniz.


Leopar desenli bir fular ile dümdüz siyah bir bluza, elbiseye bile
dikkat çekici bir hava verebilirsiniz.

Haydi oldu, ciao.. :)

Beril Öke Gülen

Gustav Klimt'ten İlham Alan Dövmeler


-Judith Portresi-

Ünlü sanat eserlerinden ilham alan dövmeler serisine,
1862 Viyana / Avusturya doğumlu, Gustav Klimt'in tablolarından ilham alan dövmeler ile devam ediyorum.

Klimt'in nakış gibi ince ince işlediği, "art nouveau" sanat akımının en güzel örneklerinden olan,
birbirinden estetik resimleri, insan bedenlerinde yeniden hayat bulmuş.

Bu dövmelerin, resim sanatı ile ilgilenen kişilerin ve özellikle Klimt hayranlarının
çok ilgisini çekeceğini düşünüyorum.


Soldan sağa; Klimt eserlerinin isimleri:
Judith and the Head of Holofernes,  Water Serpent,  The Tree of Life

"Judith Portresi", sarı ve siyah rengin çok etkili bir şekilde kullanıldığı,
çok dikkat çekici ve hoş bir dövmeye dönüşmüş.


Gustav Klimt'in şüphesiz en tanınmış eseri olan "The Kiss",
Klimt'ten ilham alınarak yapılmış, dövmeler arasında en popüler olanı.


Türkçe'ye "Öpücük" olarak çevrilmiş olan bu resimde de Klimt'in diğer eserlerinde olduğu gibi; 'erotizm' vurgulanmıştır. O yüzden; bu dövmelerin insan bedeni üzerindeki konum seçimleri, çok başarılı olmuş, bana göre.


The Kiss, resmin orijinal renginde dövmeye dönüştürüldüğünde,
çok daha hoş durmuş, bence. Dövmede yer alan renkler ile aynı tondaki saçlar da inanılmaz bir uyum içerisinde.

Ben de 2009 yılında, Viyana / Avusturya'ya gitmiş, Leopold Müzesi'ni, ziyaret etmiştim 
ve her turist gibi üzerinde Klimt resimleri olan hediyelik eşyalar satın almıştım, itiraf ediyorum. :)

Henüz hiçbir dövmem yok ama ısrarla dövmeler ile ilgili blog yazıları yazmaya devam ediyorum.
Yoksa; bunlar, benim kendime uygun dövme arayışlarım mı?

Yolculuğumda, bana eşlik ediyor musunuz?
Yorumlarınızı bekliyorum, sevgiler..

Beril Öke Gülen